Osteoporoz

Normal şartlar altında kemik yapım ve yıkımı denge halindedir. Patolojik bir durum olmadıkça toplam kemik miktarı değişmez. Kemik miktarı 20-30 yaşına kadar artar, 40-50 yaşına kadar herhangi olumsuz bir durum almaz ise aynı düzeyde kalır, 50 yaşından sonra ise azalmaya başlar. Kadınlarda toplam kemik kütlesi erkeklere göre daha azdır ve bu menopozdan sonra daha da azalmaya başlar.

Osteoporoz (OP-kemik erimesi), kemik kütlesinde ilerleyici azalma, kemik  mikro mimari yapısında bozulma, kemik kırık riskinde artma ile karakterize kompleks, multifaktöriyel,  sistemik iskelet hastalığıdır. Dünya sağlık örgütüne(WHO) göre 50 yaş üzerindeki kadınların %30’nda OP gelişmektedir. 50-65 yaş arasındaki kadınlarda erkeklere göre daha fazla görülmekle birlikte 65 yaş üzerinde kadın ve erkekte görülme sıklığı artar. Nadir de olsa çocukluk yaş grubunda da OP görülmektedir. Çocukluk döneminde görülen OP genelde altta yatan bir başka hastalık sonucu gelişir.

Osteoporoz Risk Faktörleri

50 yaş üzeri kadınlarda, erken menopoza girenlerde, kalsiyumdan düşük diyetle beslenenlerde, D vitamini eksikliği olanlarda, ailede OP hikayesi olanlarda, fazla sigara, alkol ve kafein tüketimi olanlarda, şeker hastalığı, tiroid veya paratiroid bezinin fazla çalışması, mide-barsak operasyonu geçirenlerde, uzun süren hareketsizlik, felçler, bazı iltihabi romatizmal hastalığı olanlarda, zayıf, açık tenli, renkli gözlü kişilerde,  uzun süreli kortizon, antiepileptik ve antikoagulan kullanan kişilerde OP görülme sıklığı artar.

Dual enerji x ray absorpsiyometri (DEXA- kemik yoğunluğu ölçümü) klinik pratikte %2 yanılma payıyla kemik mineral yoğunluğunu ölçen güvenilir bir yöntemdir. Veriler standart sapma olarak ifade edilir. Dünya Sağlık Örgütü OP’un tanımını genç erişkin yaş grubuna göre standart sapma olan T skoruna göre -2,5 ve daha negatif değerler olarak tanımlamıştır

OP kırık olmadığı sürece ağrı yapmadığı için sinsice, sessizce ilerleyen bir hastalıktır.

Tedavi edilmeyen osteoporoz kemik ağrısına, şekil bozukluklarına yol açabilir. Osteoporotik kişilerde zamanla aktivitenin azalması ve kronik ağrı olması sonucu çevresindekilere bağımlı hale gelir ve üretken bir yaşamdan uzaklaşır. Yaşam kalitesi bozulur ve depresyon benzeri psikolojik sorunlar yaşayabilir. Bu nedenle OP’da önemli olan kırık oluşmadan önce risk altındaki bireyleri tespit edip profilaktik tedavi yapabilmektir. Bu amaçla; kemik yoğunluğu ölçümleri,  kan ve idrar incelemeleri yapılmalıdır. OP’a bağlı kırıkların belirlenmesi önemli bir durumdur. Daha önceden tespit edilen bir omurga  kırığı varlığı yeni omurga kırığı gelişme riskinde 4-5 kat artışa yol açar. OP bağlı en fazla omurga kırığı oluşmakla birlikte kalça ve ön kol kırıkları da sık görülür.

Osteoporoz Tedavi Yöntemleri

Erken tanı koymak son derece önemlidir. Medikal tedavi olarak; Hormon replasman tedavisi (östrojen ve progesteron hormonlarının yerine koyma tedavisi), bifosfanat tedavisi (kemik yıkımı yapan hücreleri baskılayan ilaçlar), selektif östrojen reseprör uyarıcıları(raloksifen), paratiroid hormon, kalsitonin tedavisi kullanılır. Tedaviye mutlaka kalsiyum ve D vitamini eklenmelidir. Günlük D vitamini ihtiyaç 400-600 ünitedir. Menopoz sonrası bu gereksinim 800 üniteye çıkar. Hem kadın hem de erkeklerde iskelet sisteminin gelişmesi ve kemik yoğunluğunun devamı için ömür boyu yeterli kalsiyum alımı önemlidir. Puberte çağında 1000-1500 mg, erişkinlerde 800-1000 mg, kadınlarda menepoz sonrası dönemde ve 65 yaş üzeri her iki cinste 1500 mg günlük kalsiyuma gereksinim vardır. Kalsiyumdan zengin gıdalar beslenmeye eklenmelidir. Güneşli havalarda günde 15 dakika el ve yüz güneşlendirilmelidir. Kayma ve düşmelere karşı önlem alınmalı, ıslak zeminlerde, kapı eşiklerinde dikkatli olunmalıdır. Kırık riski yüksek hastalarda yürüyüş emniyetini sağlamak için yürüteç ve baston kullanımı önerilir. Akut ve kronik ağrı döneminde sırt korseleri kullanılabilir. Kemik sağlığının korunması ve OP’un önlenmesi için düzenli fiziksel aktivite çok önemlidir. Yürüyüş, tenis, dans etmek, merdiven çıkmak ve düşük seviyeli aerobik egzersizler önerilen egzersizlerdir. Egzersiz; kemik kitlesindeki kaybı yavaşlatır, kemik kitlesini arttırır ve kırığı önler, eklem esnekliğini ve sağlamlığını arttırır, kas gücünü arttırır ve OP sonucu oluşabilecek duruş bozukluklarını engeller.